hz. musa   (930 içerik bulundu)

Hz. Musa’nın (a.s.) Allah’a Teslimiyeti

Hz. Musa’nın (a.s.) Allah’a tam teslimiyetini anlatan kıssa.

Hz. Musa ve Hızır Aleyhisselam Kıssası

Kehf suresinde ne anlatılıyor? Kur’an’da geçen Hz. Musa ve Hızır Aleyhisselam hadisesi nedir? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım anlatıyor.

Hz. Musa'nın Ümmeti Muhammed'den Olmak İstemesinin Sebebi

Hz. Musa'nın (a.s) Ümmet-i Muhammed'den olmak istemesinin sebebi nedir? Efendimizin (s.a.v) ümmetinden olma nimetinin şükrünü hakkıyla nasıl eda ederiz? İşte ce

Hz. Musa'dan (a.s.) Daha Bilge Kişi

Hz. Musa'nın Hızır (r.a.) ile arasında yaşanan yolculuğunu Dr. Murat Kaya anlatıyor...

Hz. Musa (as) Neden Peltek Oldu?

Hz. Mûsâ'nın -aleyhisselam- Firavun'un sarayında kalmasına neden olan hayret verici hadise...

Hz. Musa'ya (a.s) Cennette Komşu Olan Adam

Hz. Musa'nın (a.s) cennetteki komşusu kimdir? Kendi halinde bir kasap olan adam Hz. Musa'ya (a.s) cennette nasıl komşu oldu? Hangi ameli onu peygambere komşu ya

Hz. Musa’nın (a.s.) Asası

Hz. Musa’nın (a.s.) asası gerçek mi? Hz. Musa’nın (a.s.) asası nerede?

Hz. Musa İle Genç Adamın Hikmetli Yolculuğu

Kehf Sûresi’ndeki üç kıssadan birinde Mûsâ (a.s.) ile Hızır (a.s.)’ın buluşması ve yolculuğu vardır. Ve söz konusu buluşma, Mûsâ (a.s.) ile yardımcısı olan “gen

Hz. Musa'nın (a.s.) Tevekkül ve Teslimiyeti

Hz. Musa (a.s.) bu davranışıyla, hakiki tevekkülün nasıl olması gerektiğini sergilemektedir.

Hz. Mûsâ İle Hz. Şuayp'ın Kızlarının Kıssası

Allâh için yapılan hayırların ecrini zâyî etmemek için, niyetteki ihlâsı hiçbir dünyevî karşılık beklentisiyle zedelememek gerekir.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.